Nevşehir Mutlu Sonlu Masöz

“Linh Adri adında bir hanım ve kızı Linh Pearl sizinle acil bir görüşme talebinde bulundular Yüce Majesteleri. Linh-ji, Aycı kaçağı hakkında önemli bir bilgisi olduğunu belirtti. Kendisine Bakan davranış ile irtibat kurmasını tavsiye ettim fakat doğrudan sizinle mevzuşmakta ısrar etti. Kimlik çipini taradım ve iddia ettiği kişi bulunduğunu Nevşehir Mutlu Sonlu Masöz onayladım. Onu buradan göndermek mevzusunda emin olamadım.” “problem yok. Teşekkürler Nainsi. Onu içeri yolla lütfen.” Nainsi kapıdan çıktı.

Kai başını eğip gömleğini süzdü ve yakasını ilikledi fakat kırışıklıklar konusunda yapabileceği aslabir şey olmadığına kanaat getirdi. Bir an sonra ofisine iki yabancı girdi. İlki, saçları hemen hemen yeni ağarmaya  başlamış orta yaşlı bir kadın, diğeri ise gür saçları sırtından aşağı sarkan genç bir kızdı. İki hanım, karşısında yerlere kadar eğilirken, Kai kaşlarını çattı ve bitkinlikten sulanmış beyni, sadece genç kız ona utangaç bir halde gülümsediğinde Nainsi’nin duyurmuş olduğu adları kavrayabildi. Linh Adri. Linh Pearl. Karşısındaki bu iki hanım, tamamen yabancı sayılmazdı. Kızı daha önce iki kere görmüştü.

Nevşehir Mutlu Sonlu Masöz

İlk seferinde Cinder’ın pazardaki tezgâhında, diğerinde ise baloda. Linh Pearl, Cinder’ın kız kardeşiydi. Ve hanıma ulaşınca… Onu hatırlamakla bile Kai’nin kanı dondu ve kadının sunmuş olduğu, genç kızlara yakışacak türden utangaç gülümsemeyle kendini daha da kötü hissetti. Kai balodayken onunla da karşılaşmıştı. Adri o sırada, baloya geldiği için Cinder’ı sağlam bir tokatla cezalandırmaya yeltenmişti. “Yüce Majesteleri,” dedi Nainsi, iki kadının arkasından belirerek.  Size Linh Adri-ji ve kızı Linh Pearl-mei’yi takdim etmeme izin verin.”

İkisi de yine bölgelere kadar eğildi. “Evet. Sefalar getirdiniz,” dedi Kai. “Siz…”  “Eskiden Linh Cinder’ın yasal vasisiydim,” dedi Adri. “rahatsızlık verdiğimiz için kusura bakmayın Yüce İmparator Majesteleri. çok meşgul olduğunuzu biliyorum.” Kai boğazcaını temizledi ve yakasını iliklememiş olmayı diledi. Daha şimdiden kendini boğulacak benzer biçimde hissetmeye başlamıştı. “Lütfen oturun,” dedi, holografik şömine önündeki oturma grubuna işaret ederek. “Hepsi bu kadar Nainsi. Teşekkürler.” Kai iki hanımın da yanına oturmamaya kararlı bir şekilde, sandalyeyi sahiplenmek için atıldı.